SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

İ’TİKAF BAHSİ

<< 1173 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

6 - (1173) حدثنا يحيى بن يحيى. أخبرنا أبو معاوية عن يحيى بن سعيد، عن عمرة، عن عائشة رضي الله عنها. قالت: كان رسول الله صلى الله عليه وسلم، إذا أراد أن يعتكف، صلى الفجر. ثم دخل معتكفه. وإنه أمر بخبائه فضرب. أراد الاعتكاف في العشر الأواخر من رمضان. فأمرت زينب بخبائها فضرب. وأمر غيرها من أزواج النبي صلى الله عليه وسلم بخبائه فضرب. فلما صلى رسول الله صلى الله عليه وسلم الفجر، نظر فإذا الأخبية. فقال " آلبر تردن ؟ " فأمر بخبائه فقوض. وترك الاعتكاف في شهر رمضان  حتى اعتكف في العشر الأول من شوال.

 

[ش (معتكفه) أي موضع اعتكافه في المسجد. (أمر بخبائه فضرب) الخباء ما يعمل من وبر أو صوف، وقد يكون من شعر. والجمع أخبية، مثل بناء وأبنية. ويكون على عمودين أو ثلاثة وما فوق ذلك. فهو بيت. وضربه بناؤه وإقامته بضرب أوتاده في الأرض. (آلبر تردن) كذا بالمد على الاستفهام الإنكارى. وقوله البر، أي الطاعة. وفسر الراغب البر بالتوسع في فعل الخير. وبر الوالدين التوسع في الإحسان إليهما. قال القاضي: قال صلى الله عليه وسلم هذا الكلام إنكارا لفعلهن. وقد كان صلى الله عليه وسلم أذن لبعضهن في ذلك قال: وسبب إنكاره أنه خاف أن يكن غير مخلصات في الاعتكاف. بل أردن القرب منه لغيرتهن عليه، أو لغيرته عليهن. فكره ملازمتهن المسجد مع أنه يجمع الناس ويحضره الأعراب والمنافقون، وهن محتاجات إلى الخروج والدخول لما يعرض لهن، فيبتذلن بذلك. أولأنه صلى الله عليه وسلم رآهن عنده في المسجد، وهو في المسجد، فصار كأنه في منزله بحضوره مع أزواجه. وذهب المهم من مقصود الاعتكاف وهو التخلي عن الأزواج ومتعلقات الدنيا وشبه ذلك. أو لأنهن ضيقن المسجد بأبنيتهن].

 

{6}

Bize Yahya b. Yahya rivayet etti. (Dediki): Bize Ebû Muâviye, Yahya b. Saîd'den, o da Amra'dan, o da Âişe (Radiyallahû anha)'dan naklen haber verdi. Âişe şöyle demiş:

 

«Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) î'tikâfa girmek istediği vakit sabah namazını kılar, sonra î'tikâf yerine girerdi. (Bîr defa) Ramazanın son on gününde î'tikâfa girmek istedi de çadırının kurulmasını emir buyurdu ve kendisine çadır kuruldu. Müteakiben Zeyneb de çadırının kurulmasını emretti, ona da çadır kuruldu. Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in zevcelerinden bir başkası da çadırının kurulmasını emretti. Onun çadırı da kuruldu. Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) sabah namazını kılınca baktı ki çadırlar kurulmuş :

 

«(Acaba bu yaptıklarınızla) hayır mı kastediyorsunuz?» buyurdu ve derhal çadırının sökülmesini emretti, çadır söküldü. Artık o ramazan ayında îtikâfı terketti de iaa Şevval ayının ilk on gününde î'tikafa girdi.

 

 

(1173) وحدثناه ابن أبي عمر. حدثنا سفيان. ح وحدثني عمرو بن سواد. أخبرنا ابن وهب. أخبرنا عمرو بن الحارث. ح وحدثني محمد بن رافع. حدثنا أبو أحمد. حدثنا سفيان. ح وحدثني سلمة بن شبيب. حدثنا أبو المغيرة. حدثنا الأوزاعي. ح وحدثني زهير بن حرب. حدثنا يعقوب بن إبراهيم بن سعد. حدثنا أبي عن ابن إسحاق. كل هؤلاء عن يحيى بن سعيد، عن عمرة، عن عائشة رضي الله عنها، عن النبي صلى الله عليه وسلم. بمعنى حديث أبي معاوية. وفي حديث ابن عيينة وعمرو بن الحارث وابن إسحاق ذكر عائشة وحفصة وزينب رضي الله عنهن. أنهن ضربن الأخبية للاعتكاف.

 

{…}

Bize, bu hadîsi İbni Ebî Ömer de rivayet etti. (Dediki): Bize Süfyân rivayet etti. H.

Bana, Amr b, Sevvâd da rivayet etti. (Dediki): Bize îbni Vehb haber verdi. (Dediki): Bize Amr b. Haris haber verdi. H.

Bana Muhammed b. Râfi* dahî rivayet etti, (Dediki): Bize Ebû Ahmed rivayet etti.  (Dediki): Bize Süfyân rivayet etti. H.

Bana Selemetü'bnü Şebîb dahî rivayet etti. (Dediki): Bize Ebu'l-Muğîra rivayet etti. (Dediki): Bize Evzaî rivayet eyledi. H.

Bana Züheyr b. Harb da rivayet etti. (Dediki): Bize Ya'kub b. İbrahim b. Sa'd rivayet etti. (Dediki): Bize babam, İbni İshâk'dan rivâyet etti.

 

Bu râvilerin hepsi Yahya b. Said'den, o da Amra'dan, o da Aişe (Radiyallahû anha) 'dan, o da Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den Ebû Muaviye hadîsi mânâsı ile rivayette bulunmuşlardır.

 

 

İzah:

İbni Uyeyne, Amr b. Haris ve İbni İshâk hadîslerinde Âişe, Hafsa ve Zeyneb (Radiyallahu anhüma)'nın î'tikâf için çadır kurdukları zikredilmiştir.

 

Bu hadîsi Buhâri «Î'tikâfun-Nisâ» ile «Savm» bahislerinde, Nesaî «Kitâbu's-Salâtda, Ebû Dâvud ile Tirmizî «î'tikâf» bahsinde, îbni Mâce «Savm» bahsinde muhtelif râvilerden tahric etmişlerdir.

 

Hiba': Yün veya yapağıdan yapılan çadırdır. İki veya üç direk üzerine kurulur.

 

Hadîsin muhtelif rivayetlerinden anlaşıldığına göre Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in î'tikâf için çadır kurduğunu görünce zevcelerinden Âişe, Hafsa ve Zeyneb binti Cahş (Radryallahû anha) da peyder pey kendilerine i'tikâf çadırları kurdurmuşlardır.

 

Bazı rivayetlere göre Hz. Âişe çadır kurmak için Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) 'den izin istemiş, Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) ona izin vermiştir.

 

Hz. Hafsa da Âişe'den izin istemiştir.

 

Bir rivayette Hz. Zeyneb binti Cahş bunları görünce kendisine çadır kurdurduğu zîra gayur bîr kadın olduğu bildirilmiştir.

 

Kaadî îyâz diyor kî :

 

«Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in (Siz bu yaptıklarınızı hayır maksadıyla mı yapıyorsunuz?) buyurması, zevcelerinin yaptığını beğenmediği içindir. Çünki î'tikâf hususunda samîmi olmayıp, bunu kendisine yaranmak için yapmış olmalarından endîşe etmiştir. Bir de moscide herkes gelir. Bu meyanda Bedeviler'le münafıkların gelmesi de melhuzdur. Halbuki zevceleri mescide girip çıkmaya muhtaçtırlar. Bu sebeple münafıkların diline düşebilirler. Şu da var ki: Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) mescidde zevcelerini yanında görünce evîndeymiş gibi olur ve î'tikâf'dan maksat olan tenhalık ve dünya işlerinden el çekme mânâsı kaybolur. Yahut zevceleri mescidi çadırla doldurdukları için cemaata dar geleceği mülâhazası ile canı sıkılmıştır.»

 

Rivayetlerin birinde Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) o Ramazan'da î'tikaf'ı terkederek Şevvâl'in onuncu gününün sonunda, diğerinde Şevvâl'in ilk on gününde, î'tikâfa girdiği bildirilmektedir. Bu iki rivayetin arasını bulmak için: «On günün sonundan murâd Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in î'tikâfdan çıkmasıdır.»  denilmiştir.

 

îsmâili'ye göre bu hadîs î'tikâfın oruçsuz da caiz olduğuna delildir. Çünkü Şevval'in ilk günü bayramdır. O gün oruç tutmak haramdır. Fakat Aynî bu istidlali beğenmemiştir. Zira Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) 'in Şevvâl'in ilk on gününde î'tikâf yapması, ikinci günden itibaren başlamakla da mümkündür.